Hayatlarının rutininden sıyrılarak macera peşine düşen bir çift, 16 yıl boyunca inekleriyle birlikte 6 kıta ve 40 ülke gezerek hem çiftçilik hem de seyahat tutkusunu bir araya getiriyor. Şırnak’ta yaşayan Hakan ve Ayşe Çelik, sıradan bir yaşam tarzını benimsemek yerine dünyanın dört bir yanını keşfetmeyi tercih etti. Bu benzersiz yolculuk, sadece seyahat deneyimi değil, aynı zamanda ineklerle yaşanan unutulmaz anları da beraberinde getiriyor.
Hakan ve Ayşe Çelik, seyahat etme hayalini gerçekleştirmeye karar verdiklerinde, ilk önce hangi ülkelere gideceklerini ve bu süreçte ineklerini nasıl yanlarında götüreceklerini planladılar. Çift, hayvanların günlük ihtiyaçlarını ve seyahat koşullarını dikkate alarak, ineklerin sağlık kontrollerini yaptırdılar. Dünya turlarında yanlarında taşıdıkları "travel cow" adlı sistem ile, ineklerinin güvenli bir şekilde seyahat etmelerini sağladılar.
Başlangıçta, yalnızca Türkiye’nin farklı bölgelerinde gezmeyi düşünen çift, zamanla bu hayalin sınırlarını genişletti ve uluslararası seyahatlere yöneldi. Böylece, her seyahat onları yeni bir kültüre, yeni insanlara ve farklı çevre koşullarına tanıttı. Bu değişim, hem çiftin hem de ineklerinin yaşam kalitesini artırdı.
Hakan ve Ayşe'nin inekleri, sadece seyahat arkadaşları değil, aynı zamanda bu yolculukta çok önemli bir rol üstleniyor. Çift, yanlarında götürdükleri ineklerle birlikte yerel üretim ve tarım yöntemlerini de deneyimleme fırsatı buldular. Gittiği her ülkenin tarım yapısını, hayvancılıkla ilgili uygulamalarını öğrenerek hem kendi çiftliklerini geliştirdiler hem de bu deneyimlerini yerel halka aktarma imkanı buldular.
Örneğin, Fransa’nın ünlü peynir yapımında inek beslenmesi ile ilgili uzun sohbetler eden çift, İtalya’da yerel çiftçilerle birlikte süt sağımına katıldı. Böylece, hem bilgi alışverişinde bulundular hem de ineklerin seyahatlerine, farklı kültürlerden olan insanlar aracılığıyla yeni deneyimler eklemiş oldular.
Çiftin en büyük motivasyonlarından biri, gezdikleri yerlerde tarımla ilgili yerel topluluklara katkı sağlamak ve bu alanın önemini vurgulamaktı. Gittikleri her ülkede yerel çiftçilerle bir araya gelerek deneyimlerini paylaştılar ve kendi deneyimlerinden hareketle, tarıma dair çeşitli projeler geliştirdiler.
Çiftin deneyimleri sadece inekler üzerinden sınırlı kalmadı. Seyahatte karşılaştıkları zorluklar, onları daha da güçlendirdi. Hakan ve Ayşe, ineklerin verdiği sevgiyi ve bağımlılığı, seyahatin farklı yönlerini kavrayarak daha zengin hale getirdiler. Çift, bu yolculuk sırasında bazı ülkelerde tarımsal eğitime katkıda bulunmanın yanı sıra, inekleri ile kahramanlar gibi karşılandıkları anları da yaşadılar.
Bu yolculuk, ülkemizin doğal güzelliklerini ve tarımsal zenginliklerini ön plana çıkartmanın yanı sıra, ineklerin yalnızca birer hayvan değil, aynı zamanda hayatı anlamanın bir sembolü olduğunu kanıtladı. Seyahat ettikleri yerlerde, ineklerin tarımsal döngüdeki önemli yerini anlatarak, toplulukları bilinçlendirmeye çalıştılar. İnekler, Hakan ve Ayşe için sadece birer yol arkadaşı değil, aynı zamanda projelerinin en önemli parçalarından biri oldu.
Hakan ve Ayşe'nin dünya gezisi, aynı zamanda bir farkındalık serüveni oldu. Çift, gözlemlerini ve deneyimlerini sosyal medya hesaplarında paylaşarak takipçilerine ilham kaynağı olmayı başardılar. Her gittikleri yerden paylaştıkları yazılar ve fotoğraflar, tarımın yanında seyahatin de ne kadar güzel bir şey olduğunu vurguladı. Bu paylaşım kültürü, pek çok insanın seyahat etmeye ve inekler ile tarım alanına olan ilgisini artırdı.
Seyahatleri sırasında dünyanın dört bir yanında birçok farklı kültür ile tanışan çift, insanların tarımla ilgili bakış açılarını zenginleştirmeyi başardılar. Yolda karşılaştıkları ilginç insan hikayeleri ve yerel gelenekler, hem onların hem de ineklerinin yolculuğunu daha anlamlı kıldı. Bu süreçte, seyahat ettikleri her ülkede yalnızca gezmenin ötesinde, insanlarla etkileşimde bulunarak çeşitli sosyal sorumluluk projelerine de katıldılar.
Sonuç olarak, Şırnaklı çiftin inekleri ile gerçekleştirdiği bu eşsiz yolculuk, yalnızca bir seyahat serüveni değil, aynı zamanda tarımsal farkındalığın artırılması adına bir misyon haline geldi. Hakan ve Ayşe, sadece kendi hayatlarına değil, bulundukları her ülkenin yerel üretim ve tarım kültürüne de katkıda bulunmayı başardılar. Bu yolculuk, insanları nasıl birleştirebileceğini ve niyetlerini gerçekleştirmeyi yılmadan sürdüren bir çiftin azminden kaynaklanıyor.
Şırnaklı çiftin 16 yıllık inişli çıkışlı serüveni, insanlara sadece birer seyahat hikayesi sunmakla kalmayıp, dünyamızın tarımsal potansiyelini de gözler önüne serdi. Çift, inekleri ile birlikte hem kendilerinin hem de başkalarının hayatını zenginleştirerek, kalplerindeki